Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülen bu hastalığa yakalanma riski yaş ilerledikçe ciddi oranda artıyor. Sigara, diyabet ve hipertansiyon gibi risk faktörlerine, böbrek taşı varlığına ve aile öyküsüne bağlı olarak gelişebilen kronik böbrek hastalığı, erken evrelerde pek fazla belirtiye yol açmadığı için sinsi bir hastalık olarak nitelendiriliyor. Bir kişide böbrek hastalığını düşündürebilecek başlıca belirtiler; sık idrara çıkma, idrarda kan, köpüklü idrar, ayak ve ayak bileklerinde şişlik, yorgunluk ve uykusuzluktur. Ankara Memorial Hastanesi Nefroloji Bölümünden Prof. İhsan Ergün, tedavi edilmediği takdirde böbrek kaybına yol açabilen kronik böbrek hastalığı ve nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda bilgiler verdi. Birçok kişi böbrek hastalığı olduğunun farkında değildir.Sessiz ve derin bir şekilde ilerleyen, son aşamaya kadar neredeyse hiç belirti vermeyen veya belirtileri başka hastalıklarla karışan kronik böbrek yetmezliği tedavi edilmezse hastalar için diyaliz ve böbrek nakline kadar uzanan ciddi bir durum ortaya çıkabiliyor. Yetişkinlerin çoğu böbrek hastası olduklarını bilmeden hayatlarını sürdürürken, bu sinsi hastalık her geçen gün daha da ilerlemektedir. Böyle bir durumla karşılaşmamak için 60 yaş üstü kişilerin, ailesinde böbrek yetmezliği öyküsü bulunanların, tansiyon ve şeker hastası olanların yıllık kontrollerden geçmeleri öneriliyor. Bu belirtileri yaşıyorsanız mutlaka bir uzmana başvurun. Hastalığın kesin tanısı tıbbi testlerle konulsa da kronik böbrek yetmezliğini düşündüren bazı belirtiler ortaya çıkabilir:
- Sık idrara çıkma: Normalden daha sık ve özellikle geceleri idrara çıkma
- Kanlı ve köpüklü idrar: İdrarda kan veya çırpılmış yumurtaya benzeyen köpüklü idrar
- Ayaklarda ve ayak bileklerinde şişme: Böbrek fonksiyonlarının azalması ve sodyum tutulmasının artması nedeniyle ayaklarda ve ayak bileklerinde şişme
- Yorgunluk ve uykusuzluk: Böbrek fonksiyonlarının azalmasına bağlı olarak artan kan kirliliği nedeniyle halsizlik, yorgunluk hissi ve uyuyamama.
- Kuru ve kaşıntılı cilt
- Anoreksiya
- kas krampları
Böbrek hasarı düzeltilemez ancak hastalık yavaşlatılabilir. Tedavinin ilk aşaması Protein ve tuz oranı düşük bir diyet uygulayarak başlayın. Düşük proteinli ve düşük tuzlu beslenmenin böbreklere binen yükü azaltmada ve böbrek hasarını önlemede oldukça etkili olduğu biliniyor. Diyabetik hastalarda hedef kan şekeri düzeyine ulaşılması, hipertansif hastalarda ise kan basıncının etkin bir şekilde kontrol edilmesi tedavinin temel prensibidir. Tüm bunların yanı sıra sağlık kontrollerini atlamamak ve uzman hekiminizin tavsiyelerine uymak hastalığın bir sonraki aşamaya ilerlemesini yavaşlatabilir, hatta bazen durdurabilir. Ayrıca sürekli gözetim, kronik böbrek hastalığı ilerledikçe gelişen anemi, kemik mineral metabolizması bozuklukları, dislipidemiler ve kardiyovasküler hastalıkların erken tanı ve tedavisine olanak sağlar. Son dönem böbrek hastalığında tek seçenek nakildirKronik böbrek yetmezliğinin ileri evrelerinde zamanla böbrek fonksiyonlarında kayıplar meydana gelir ve bu durum kişiyi organ nakline kadar götürebilir. Tüm değerlendirmeler sonucunda böbrek nakline uygunluk sağlanırsa ve dördüncü dereceye kadar akrabalar arasında uyumlu canlı verici bulunursa tedavide nakil süreci başlar. Yakını olmayanlar kadavra nakli için organ bekleme listesine alınıyor. Böbrek nakli sonrasında kişi sağlıklı bir yaşam sürdürebilir. Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–