Dünya Bankası açıklamasında, Küresel Su İzleme Raporu’nun ilk sayısının “Kıtalar kuruyor: ortak geleceğimiz için bir tehdit” başlığıyla yayımlandığı belirtildi.
Açıklamada, dünyada her yıl 324 milyar metreküp tatlı suyun kaybolduğu belirtilerek, bu miktarın her yıl 280 milyon insanın ihtiyacını karşılamaya yeterli olduğunun altı çiziliyor. Açıklamada, bu kayıpların kötüleşen kuraklıktan ve yetersiz fiyatlandırma politikaları, zayıf koordinasyon, ormansızlaşma, sulak alanların bozulması ve aşırı sulama gibi sürdürülemez arazi ve su uygulamalarından kaynaklandığı belirtiliyor.
Açıklamada, küresel su tüketiminin 2000 yılından bu yana yüzde 25 arttığı ve bu artışın üçte birinin zaten kurak olan bölgelerde meydana geldiği belirtildi.
Sahra altı Afrika’daki kuraklık her yıl 600.000 ila 900.000 kişiyi işsiz bırakıyor
Açıklamada, bunun Orta Amerika, Doğu Avrupa’nın büyük kısmı ve Kuzey Hindistan gibi tatlı su kıtlığından muzdarip bölgeleri kapsadığı, ancak güneydoğu Brezilya gibi hızlı tarımsal, endüstriyel ve kentsel büyümenin gerçekleştiği tarihsel olarak su açısından zengin bölgelerde de su kıtlığının meydana geldiği vurgulanıyor.
Açıklamada, Sahra altı Afrika’daki kuraklığın her yıl 600.000 ila 900.000 kişiyi işsiz bıraktığı ve bu durumun orantısız bir şekilde kadınları, yaşlıları, topraksız çiftçileri ve düşük vasıflı işçileri etkilediği vurgulanıyor.
Açıklamada, son 20 yılda dünya genelinde su yoğunluklu ürünlerin yetiştirilmesine doğru bir yönelim yaşandığına değiniliyor ve bu yapısal değişimin verimsizlikle birleştiğinde, halihazırda su kıtlığı çeken ülkelerde suya olan talebi daha da artırdığı vurgulanıyor.
Açıklamada, su talebinin teknolojiler, düzenlemeler ve toplumsal bilinçlendirme yoluyla daha verimli yönetilmesi, geri dönüşüm, tuzdan arındırma ve iyileştirilmiş depolama yoluyla alternatif su arzının artırılması, suyun sektörler ve bölgeler arasında adil ve etkin dağılımının sağlanması gerektiği kaydedildi.