Cumartesi, Aralık 21

22 yıldır korunan altın kemer müze vitrininde

Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı başkanlığında 1989-2005 yılları arasında yürütülen kazılarda 2002 yılında bulunan altın kuşak, 22 yıl boyunca koruma altında tutuldu.

Üzerinde çeşitli figürlerin yer aldığı 432 gram ağırlığındaki altın kemer, saklandığı depodan çıkarılarak Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’ne yerleştirildi.

İlk kez sergilenen ve yaklaşık 3 ay boyunca sergilenmeye devam edecek olan kemer, müze ziyaretçilerinin ilgisini çekiyor.

Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Müdür Yardımcısı Hakim Aslan, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Ani harabelerinin Türkiye’nin en önemli kültür merkezlerinden biri olduğunu söyledi.

Orta Çağ’ın en önemli kentlerinden biri olan Ani Harabeleri’nin tarihinin çok eski dönemlere dayandığını, ören yerinin çevresindeki vadilerde Kalkolitik döneme kadar uzanan alanların bulunduğunu, bu alanların aynı zamanda Urartu ve Pers dönemlerinde de kullanıldığını ifade eden Aslan, şöyle konuştu:

Ani’nin Orta Çağ’da en parlak dönemini yaşadığını biliyoruz. 1800’lü yılların sonlarında Ani Harabeleri’nde Rus asıllı Nikolay Marr tarafından arkeolojik kazılar başlatıldı ve ardından Türk hocalarımız tarafından çalışmalar yürütüldü ve halen devam ediyor. Kemer de 2002 yılında ziyarete açılmıştır. “Prof. Dr. Beyhan Karamağaralı döneminde yapılan kazılar sonucunda bulunan eserlerden biridir. Eser çok önemli, altın malzemeden yapılmış.”

22 yıldır korunan altın kemer müzede sergileniyor

Üzerindeki figürleri Uygur dönemine ait duvar resimlerinde görebiliyoruz.”

Aslan, bu buluntuların Ani Harabeleri merkezinin ne kadar zengin ve ticari olduğunun göstergesi olduğunu belirterek, altın kemerin özellikleri hakkında şu bilgileri verdi:

“Kemer 3 parçadan oluşur, birincisi kemer tokası, ikincisi kumaş parçasının üzerindeki kemer halkaları ve kemer plakasıdır. Tamamı altın malzemeden yapılmış, üzerinde süslemeler bulunmaktadır. Kemer tokası ortası 8 parçadan oluşuyor ve kenarlarda savat çalışmasını görüyorsunuz. Kemer plakasına baktığımızda 25 santimetre uzunluğunda, uç kısmında ise 2,5 santimetre genişliğinde bu çok önemli ve bize önemli ipuçları veriyor. Aynı figürleri Uygur dönemine ait duvar resimlerinde de görüyoruz. Ayrıca burada üçüncü bir göz var. Tokanın üzerinde de insan figürü olarak ‘lisa’ kelimesi yazıyor. ‘Lisa’ kelimesi ‘sahibine’ anlamına gelir. Daha önce gördüğümüz seramiklerde ‘lisa’ kelimesi, sahibine şans ve bereket getirmesi için kullanılıyordu.”

Aslan, altın kemerin 3 ay boyunca müzede sergilendikten sonra tekrar depoya kaldırılacağını sözlerine ekledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sponspor Bağlantılar: